Yogun istek uzerine tekrar Yamaha basliyorum. Ve buna benim icin cok yorucu , Fakat bir o kadarda keyifli gecen Andra Pradesh seyahatimi anlatarak baslamak istiyorum.
Ugur’ un departmaninda calisanlardan biri , Satish ‘ in kiz kardesi evleniyormus ve aileler Andrada ( Hintliler andra Pradesh eyaletine kisaca aAndra diyorlar ) yasadiklari icin dugun de orada yapilacakmis.
Burada Teamwork denen sey sanirim zamanla Family work ‘ e donusuyor. Yada bizimkiler bu hale gelmisler. Oyle baglilarki birbirlerine inanamzsiiz is arkadasligindan cok daha fazlasini ifade ediyorlar bibirlerine sanirim ki.. Zira Satish’ in oraya ulastigimiz zaman yuzundeki mutlulugu gorseniz sanirim bunu siz dahi kolaylikla anlardiniz.
Konuya bastan basliyim darken biraz dagittim . Satish sirkettekileri de davet etmis dugunune . hani su Family Business olayi . Hatta kendi davetlileri icin ayrica davetiye bile bastirmis. Ugur’ un o tarihlerde Dusseldorf – kahire seferi oldugu haftalar oncesinden belli oldugu icin katilamayacagini biliyorduk. Benimde burdaki yerel culture merakimi ve bir dugun gormeyi cok istedigimi bildiginden gitmek isteyip istemedigimi sordu bana.. Evet bunu cok istiyordum ama onca yabancinin icinde Ugur yanimda olmadan kalmak ve sabahin korunde yollara dokulmek fikri ilk anda hicte sicak gelmedi. Bu sebeplerden dolayi ilk baslarda cok kararsiz kaldim. Sabahin koru kismini biraz acmam lazim. Satish Kannada degilmis . Yani Karnataka dogumlu degilmis. Asil memleketi Andra Pradeshmis. Anne babasida hala orda yasiyorlarmis. Evlilikte “Arranged Marriage” yani bildiginiz Gorucu usulu oldugu icin iki tarafinda aileleri orada yasadigindan dugunde orda yapiliyormus. Gerci koy Karnataka –Andra sinirina yakin sayilacak bir mesafede olsa bile saat 9 da orda olabilmek icin sabah 5 civarinda bir saatte burden cikmamiz gerekiyormus.
Burda Sabahin ilk isiklari kutsal sayildigindan bu gibi merasimleri sabah saatlerinde yapmayi tercih ediyorlarmis. Yillar gectikca sanirim daha cok rahatina duskun bir insane olmaya basladim. O saatte uyanmak fikri gunlerce hic aklima yatmadi. 1 haftadan uzun bir sure “ Heralde gitmem “ diyordum. O saatte uyanmayali yillar vardi.
Sindhu ile konustum. Ugur’ un ikna cabalri filan darken nihayet gitmeye karar vermistim. Geriye organize olma kismi kaliyordu. Araba da 3 kisi olacaktik. Ben , Sindhu ( Ugur’ un sekreteri ) ve Agnes ( HR dept. dan bir hanim. ) . Bizim araba ile gidecektim. Arabayi yeni soforumuz Muhammed kullanacakti. Bizi kendi evinin bulundugu lokasyona gore siraya koydu. Once Agnes ‘ i alicakti. Sonra beni, en sonada Sindhuyu. Bana 04.45 am gibi bir saatte hazir oldediler. Allahim beynimden vuruldum ama kendimi telkin etmeye devam ediyorum. Sen aslansin yaparsin , diye. Sadece uykumdan fedakarlik degil beni endiselendiren. O hafta Migrenim tutu. Resmen oluyorum. Tam 6 gun boyunca ilaclarimin hicbiri care olamadi. Artik basimi duvarlara carpsam olurmuyum ? Olursem bird aha agirmaz ne guzel asamasina gelmisim.
Boyle zamanlarda Amanyadayken ilaclarimin disinda temiz havada sakin yuruyusler basima cok iyi gelirdi. Bunu burada imkan yok. Zira sessiz sakin yer bulmak ( sehirin icinde ) imkansiz oldugu gibi temiz hava dahada imkansiz. Oyle kontrolsuz bir sehirlesme ve goc var ki Bangalore de, bu bambaska bir yazi konusu olur. Herhalde sehirdeki motorlu tasit sahiplerinin % 70 ‘ inin egzos muayenesin yada temizligi filan konusunda fikri bile yoktur. Sokaga ciktiginizda egzosdan bogulmamak icin pek cok insane yuzlerine mendil bagliyor. Sokakta devriye polisler toz ve egzostan kacinmak icin maske takarak gorev yapiyorlar.
Sizin anlayacaginiz bu yolculugu birazda sehirden uzaklasmak olarak dusunerek uykumu feda etmeye karar verdim. Boyle bir firsatin tekrar bulunamayacagi dusuncesini dile getirmiyorum bile.
( Page 1 )
Tuesday, November 25, 2008
Subscribe to:
Post Comments (Atom)
No comments:
Post a Comment